
Üsküdar escort geceleri bambaşka olurdu. Gündüz kalabalık vapurların taşıdığı umutlar, akşam olunca sessiz bir hayal kırıklığına dönüşürdü sanki. 24 yaşındaki Dilara da her gece bu sessizliğe karışıyor, görünmeden var oluyordu.
Dilara, Samsun’dan İstanbul’a üniversite hayalleriyle gelmişti. İstanbul Üniversitesi’nde sosyoloji okumaya başlamış, yurt köşelerinde, kitap aralarında tutunmaya çalışmıştı. Fakat hayat, genç bir kadına her zaman adil davranmaz. Babasının ani ölümüyle ailesi büyük bir borç batağına sürüklendi. Üsküdar dolgun kalça Annesi küçük bir köyde, iki küçük kardeşiyle kalakalmıştı. Dilara ise hem okumaya çalışıyor hem de para göndermek için çırpınıyordu.
İlk başta ev temizliği yaptı, çocuk baktı. Ancak bu işler hem bedenen yıpratıcıydı. Hem de yeterli para kazandırmıyordu. Aylar geçtikçe borçlar birikti, okulu dondurmak zorunda kaldı. Bir arkadaşı, gecelik işler yapan bir tanıdığını tanıttı ona. “Bir kereden bir şey olmaz,” demişti kız. Ama o bir kere, bir başka kereyi doğurdu. Ve Dilara artık geceleri başka biri olmuştu.
Mutlu Bırakırım
İlk müşterisiyle buluştuğu gün, Üsküdar escort, Validebağ Korusu’nun yakınlarında bir oteldeydi. O gün hava pusluydu, Dilara’nın içi gibi. Yabancı bir adamın karşısında, kendini bir nesne gibi hissederken zihni donmuştu. Yapmak zorundaydı. Ailesi için, kardeşleri için, yaşamaya devam edebilmek için…
Zamanla hissizleşti. Sokaklar değişmedi, ama Dilara değişti. Her adımda suçluluk, her gecede vicdan azabı taşıyordu. Oysa içindeki fırtına kimseye görünmüyordu.
Bir gün, Mihrimah Sultan Camii’nin avlusunda otururken, başörtüsünü başına sarmış yaşlı bir kadın yanına oturdu ve ona bir dilim simit uzattı. “Ne kadar yorgunsun yavrum,” dedi kadın. O an gözyaşları aktı Dilara’nın yanaklarından. Tanımadığı birinin şefkati, içinde bir şeyleri kırmıştı.
O gün bir karar verdi. Artık geçmişini değil, geleceğini düşünmeliydi. Zor oldu. Hâlâ zor.
Bir yanıt yazın